Etiketler
Adapazarı, Basın-Yayın Yüksek Okulu, Beyoğlu Emek, Beşiktaş, Boğaziçi Üniversitesi, Cazcı Kardeşler, Elwood, Harbiye As, Harbiye Konak, Jake, Japanese Whispers, Koku, Let’s Go To Bed, Marmara Üniversitesi, Metropolis, Murat Özer, Sinepop, The Blues Brothers, The Cure, VHS, Video, Yağmur, Yüksel
1983… Liseden yeni mezun olmuş, 17 yıllık Adapazarı serüvenimi geride bırakmıştım. Artık ‘kocaman’ bir üniversite öğrencisiydim, taşı toprağı altın şehir İstanbul’da. Marmara Üniversitesi Basın-Yayın Yüksek Okulu’ydu ilk durağım. Ne yalan söyleyeyim, binaya baktığımda liseden pek farkını görememiştim! Dert değildi tabii, çünkü seve isteye gelmiştim bu okula, ‘gazeteci’ olmak istiyordum. Olabilecek miydim, o kuşkuluydu işte. Oldum mu, sanmam!
Adapazarı’ndan okul arkadaşım Yüksel de Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünü kazanmış, sallana yuvarlana okumaya çalışıyordu. Bende olduğu gibi, onun da üniversite hayatı sekteye uğradı sonraki yıllarda. Bizi birleştiren temel şey ‘okul bitirememek’ değildi tabii. Önce müzik, ardından da sinema yakınlaştırmıştı ikimizi. Aynı dilden konuşabildiğin insan sayısının bir elin parmaklarını geçmediği bir yerde, özellikle müzik konuşmak için bir ‘nimet’ti Yüksel. Hele ki ‘uzaylı’ gibi davranılıyorsa size… Okumaya devam et